Monday, March 24, 2008

Günün Şekeri



Ergenlik sorunlarıyla boğuşulan yaşlarda, sıkıcı bir oğleden sonra erkek arkadaşının evindeki koltukta onunla ilk kez birlikte olmanın garip heyacanını üzerinden atamadan
3 kez üstüste yaptığı hamilelik testinin 3 kez pozitif çıktığını gören
16 yaşındaki bir genç kız ne yapar?
a)intihara teşebbüs eder
b)gizli kürtaj sonucu bunalıma girer
c)evlatlıktan reddedilir
d)Başkalarının ne düşündüğünü hiç umursadan bebeği doğurmaya karar verir.Ve bunalıma girmek yerine bebeği delice çocuk sahibi olmayı isteyen baska bir aileye verecek kadar güçlü ve duyarlı olmayı seçer.

Juno`nun başarısı belki de tepkiyle yaklaşılması gereken “erken yaşta cinsellik ve bir de üstüne hamilelik” tabularının tatlı tatlı kafamıza vurulması ve bize cok samimi bir şekilde aktarılmasında yatıyor.
Juno`nun 16 yaşında hamile kalmasından rahatsız olmuyoruz, babasının sesini hiç yükseltmemesine şaşırmıyoruz, bebeği evlatlık olarak vermesini doğal karşılıyoruz ve Juno`yu simdiye kadar gördüğümüz en zıpır hamile ilan ediyoruz.

Ünlü bir striptizciyken dünyanın en ünlü senaryo yazarlarından biri haline gelen Diablo Cody takma isimli Brook Busey klasik tabularımızı yerle bir ederken bizi cok eğlendirip bir de üstüne serpiştirdiği replikleriyle bizi yerle bir ediyor.
Yönetmen Jason Reitman klip tadında renkleri ve animasyon montajli Juno görüntüleriyle filmin tadini damağımızda bırakıyor.
Ellen Page o yaşa rağmen yüzünden akan olgun tavrıyla “bu yaşa geldim Juno kadar olamadım su hayatta, amma korkuyorum ben de onun kadar cool bir hamile olabilirim.” dedirtiyor.
Kimya Dawson “Anyone else but you” şarkısıyla tadından yenmez bir atmosfer yaratıyor.
Kısaca bu film, çok kişi konuşmasın çok kişi beğenmesin de bize özel kalsın dedirten ve izleyenleri yaşından büyük işlere kalkıştıracak cinsten, hayatın içinden…