Wednesday, November 7, 2007

Günün Romantiği

Romantik komedilerde görmeye alıştığımız ve bazen de çok özendiğimiz
aklı karısık sempatik kadınlardan etrafımızda da bolca var. Pekiii kadın kahramanlarımızın bazen bir markette çarpışarak tanıştıkları, bazen internette tanışıp aslında o kişinin karşı komşuları olduğunu fark ettikleri ya da en yakın arkadaşken birden hayatlarının aşkı olduğunu anladıkları, onlar için ölümsüzlüğü bile bırakıp melekken insan olmayı seçen o erkekler nerede?

Hafif mahcup, bizim basroldeki kadin icin firlamaliklarin her turlusunu yapan, kendiyle dalga gecerken sempati uyandiran bir kendini begenmisligi de icinde barindiran,dis dunya ile iliskisinin en buyuk anahtari bagimsizlik olan, tatli tatli inat ederken hep birseyler hakkinda karsilikli konusma istegi uyandiran o erkekler neredeeee?

Romantik komedilerdeki erkekler herkesin hayaliyken, bu erkekler bizim erkeklerin yüzde bilmem kaçını oluştururken ve nüfüsun yüzde bilmem kaçı kadınken bu erkeklerden size düsebilecek sayıyı bi hesaplayiı bakalım. Adamın herhangi bir uzvu, saç saça baş başa kavgalardan sonra belki size düşebilir ki bu uzuv öyle harika bir uzuv olmalıdır ki böyle bir adam da siz doğurup kadınlara armağan edebilin.

Diyelim ki şanslı olanlardansınız. Bizim başrol adamı buldunuz. Peki onu sürekli tetikte olan rakiplerinize kaptırmamak için napıcaksınız?
Kıskançlik krizlerinizi ve sahiplenme ağrılarınızı nasıl geçireceksiniz?Etraftan ve hormonlarınızdan gelen evlilik baskılarını o adamdan nasiı uzaklaştıracaksınız? Siz bunları düşünürken kahramanınız etrafındaki cazip firsatları değerlendiriyor ve sizi kendinizle başbaşa bırakıyor.
Şimdi sıra size, yani intikam alış şeklinize geliyor. Peki intikam nasıl ve kimden alınıyor?

Birinci intikam şekli:

Bütün erkekleri üzün.
Başrol olamayan ama yardımcı erkek rollerinde oscarlık erkeklere gidilir. Çeşitli numaralar çekilir ve oyuncumuz sizin hayatının kadını olduğunuza inanır.
Sizin icin her türlü fedakarlığı yapar, sizi kendinden çok düşünür. Evet bu süre içinde onu siz de sevdiniz belki ama yaraniz var ve erkek milletinden birilerini üzmek icin yola cıkmıştınız. Bingo. Yardımcı erkek oyuncuyu yüz üstü ödülüyle başbaşa bıraktınız. Basardınız. Sıra başka bir kurbanda.



Ikinci intikam şekli:
Tehlikeli kadın rölünü oynayın. Hemcinslerinizden intikam alın.
Mümkün olan her yerde hemcinslerinize kendinizi ispat ederek gayet tehlikeli olabilirsiniz.
a)dış görünüsünüzle
b)dünyayı alt edebilecek Zeyna gücünüzle
c)karşı cinse evlenme teklif edebilecek kadar yüksek cesaretinizle
d)daha önce sizin başınıza gelen ve kafasına takarsa sevgili çalabilecek kadar aşağılık olabilme potansiyelinizle.
Artık hemcinslerinizi korkutuyorsunuz, vicdan azabına gerek yok siz de bir zamanlar korkuyordunuz.


Üçüncü intikam sekli
Hemen coçuk yapmak için bir koca bulun.
Etraf iyice kolaçan edilir, eşe dosta haber verilir. Iyi gelirli, iyi baba olabilecek bir koca adayı bulunur, anında bir çocuk yapılır ve o adamın bir daha yüzüne bakılmaz.
Evet doğurduğunuz erkek çocuğu, kadınlığı kurtaracak bütün bu catışmalara son verecek büyüğünü bulamadiğınız için hayatınızı tüm hararetiniz ve hırsınızla adadığınız küçük kahramanınızdır artık. Mutluluk oyunlarınızı oğlunuza, orgazm olamamanin getirdiği öfke patlamalarınızı kocanıza doğru lütfen!

Dördüncü intikam sekli
Değişin.
Romantik komedilerden vazgeçin. O erkeği beklemeyin, kara mizaha

Tuesday, June 26, 2007

Günün Elektra Kompleksi

* Trensetter temmuz sayısında yayımlandı.

Küçük bir kız. Babası annesini öperken kıskanan. Gözlerini kaçıran. Babasının kocaman elleri sadece ona ait sanan. Babası giderken arkasından ağlayan. Annesiyle, “o kıskandığı kadınla” aynı kaderi paylaşan.
O küçük kız büyüdü şimdi. Yüzünde düşünen bir ifade var. Ama ne düşündüğünü ele vermiyor. Çok acı çekse de tutkusuz bir izlenim uyandırıyor. İçindeki hırçınlık ve mutsuzluk asla yüzünden belli olmuyor. Birşey arıyor, bulduğunu sandığında aslında okuduğunun bir masal olduğunu farkediyor. Bu büyüdüğünü zanneden küçük kız şimdi de sevdiği adamı öteki kızdan kıskanıyor. Çünkü o adam yine ona ait değil. Mülkiyet hissini tadamadığından belki. Babasından ona miras kalan sahipsizlik duygusundan.
Yine o öpücüğü kıskanıyor. Yine o büyük eller . Artık gözlerinden yaş değil vişne reçelleri aksın istiyor.
Bu küçük kızın hayatındaki iki önemli erkek de çekip gidiyor. Erkeklik görevi ona kaldı şimdi. Elleri manikürlü dolaşmıyor, saçlarını kesiyor, başka insanlarda kendi komplekslerini ve o iki adama verdiği öpücükleri arıyor.
Görüntüler hep siyah beyaz…
Siyah giden erkek, beyaz babası…
Bu küçük kız, yüzünde umarsız bir ifade hala onu bekliyor. Beklerken hep Macy Gray dinliyor.
Hep bulutlarda evcilik oynamak isterken aslında bulutsuz günlerin özlemini çekiyor. Etrafta yerlere dağılmış duran bir sürü oyuncak arasından onu seçtiği için ağlayıp duruyor.
Neden geçmişi onda arıyor?
Onu özlüyor, belki babasını onda bulduğu için ya da aslında o, babası olduğu için!

Friday, April 6, 2007

Günün Fontu

Here’s something for Helvetica fans!

“Helvetica is a feature-length independent film about typography, graphic design and global visual culture. It looks at the proliferation of one typeface (which will celebrate its 50th birthday in 2007) as part of a larger conversation about the way type affects our lives. The film is an exploration of urban spaces in major cities and the type that inhabits them, and a fluid discussion with renowned designers about their work, the creative process, and the choices and aesthetics behind their use of type.”